D vitamini Nedir ? ve Hakkında Bilgiler
Vitamin Vücudumuz için mutlaka gerekli olan ve vücudumuzdaki katalizör görevli en basit organik maddelerdir
Vitamin terimini Ünlü ve Polonyalı biyokimyacı Casimir Funk tarafından 1912'de kullanılmıştır.
Vita Latince, hayat demektir, -amin son eki ise amin sözcüğünü kastetmektedir. Zira o dönemde tüm vitaminlerin amin oldukları sanılmaktaydı. Bugün yanlış olduğu bilinmektedir.
D vitamini günümüzün Covid-19 Korona hastalığı ile birlikte daha ön plana çıktı. Vitaminin eksikliğinde çocuklarda raşitizme problemine, yaşlılarda ise ileri yaşlarda osteoporoza (kemik erimesi) neden olur.
D Vitaminin Fazlasına Dikkat !Vitamini fazlası zararlı. Fazla alınan D vitamini kanda kalsiyum birikmesi neden olur. AYnı zamanda böbrek taşları oluşmasına, kalp ve böbrek yetmezliğine de neden olduğu hastalık türleridir.
D vitamini içeren yiyeceklerin günde ortalama 100 gramı, günlük D vitamini ihtiyacımızın yüzde 10'unu karşılar.
D vitamini içeren yiyeceklerde genel olarak yağ bulunmasından dolayı D vitaminini sadece bu yiyeceklerden karşılamaya çalışmak kolesterolü yükseltir.
D vitamini Hangi Besinlerde Bulunur;Süt Ürünlerinde;
-Peynir Yoğurt - Ayran - Tereyağı - Kefir
Deniz Ürünlerinde;
-Ton balığı - Somon Balığı - Uskumru - Balık Ciğeri - İstiridye ve Balık yağı
Karadaki Hayvanlarda;
-Dana ve Kuzu Karaciğeri,
-Tavuk Yumurtası sarısı
Tarım Ürünlerinde;
-Tatlı patates - - Maydanoz - Isırgan otu
-Yonca - Yulaf ve Mantar ( kültür mantarı hariç )
D vitamini fosforla birlikte kalsiyumun emiliminde ve kemiklerde depolanmasında görev alan D vitamini aynı zamanda kandaki kalsiyum ve dolaylı olarak da fosfor düzeyini de kontrol etmektedir. Kalsiyum yetersizliği veya kalsiyum fosfor orantısındaki dengesizlik, çocuklarda raşitizm sorununa,yetişkinlerde ise kemik erimesi gibi nedenlere sebep olabilir.
D vitamini kemik sağlığı ve kas işlevleri ve denge için de gereklidir.
D vitamini kanser türlerine karşı, romatizma ve eklem iltihabına karşı ve şeker hastalığına karşı koruyucu önlem niteliği taşıdığı (koruyucu olabileceği) belirtiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü Önerileri;-D vitaminini kafanıza göre kullanmayın !
Her insan yapısı ve ihtiyacı aynı olmadığı için kişiye göre ihtiyaçlar değişmektedir. Bu yüzden bir uzman yardımı almadan kafanıza göre D Vitamini takviyesi almayınız.
-Sadece besinlerden almayın
-Güneşten doğru yararlanın
-Cam arkasından D Vitaminini almaya çalışmayın. Cam UVB ışınlarının ciltle direkt temasını keseceği için D vitamini sentezi olmaz.
-D vitamini düzeyinizi kontrol ettirin
-Fazla kilodan kaçının
-Aşağıdaki besinleri ihmal etmeyin
Ton balığı,Uskumru ve Somon ve de sardalye gibi soğuk deniz ürünlerini (yağ oranı yüksek) tercih edin. Çünkü D vitamini
açısından iyi bir kaynaktırlar.
Denizden çıkıp toprağa gidelim. Kendiliğinden çıkmış ve güneş görmüş mantarlar (kültür mantarı hariç çünkü D vitamini
içermiyor) günlük D vitamini ihtiyacınızın küçük bir kısmını karşılamanıza yardımcı olabilir. Ancak besinler tek başına
D vitamini için yeterli olmuyor.
-Düzenli Uyumayı İhmal Etmeyin
Düzenli uyku D vitamininden daha fazla faydalanmanızı sağlıyor. Yapılan çalışmalar, günde beş saatten az uyuyanlarda
D vitamini düzeyinin daha düşük olduğunu ortaya koyuyor.
-Kapalı ortamlardan çıkın
Çünkü bu yeteri kadar D vitamini alamamak anlamına geliyor. Bunun dışında besinlerle yetersiz D vitamini alanlarda, midenin
ameliyatla alınması gibi durumlarda, çölyak ve ince barsak hastalıklarında, pankreas yetersizliğinde, yağ emilim
bozukluğunda, siroz gibi kronik karaciğer hastalıklarında, böbrek yetmezliklerinde, protein kaybına neden olan böbrek
hastalıklarında da D vitamini eksikliği sıklıkla görülür. Ayrıca bazı ilaçlar da D vitamini eksikliğe neden olur.
D Vitamini Eksikliğinde; Narkolepsi ve huzursuz bacak sendromu gibi uyku bozuklukları, D vitamini düzeyi düşük olanlarda daha sık görülüyor.
D vitamini kaynakları;
D vitamininin en temel kaynağı güneştir.
Güneşin ultraviyole B (UV-B, 280-315 nm) ışınlarının cilde temas etmesiyle birlikte ciltte oluşan bazı metabolik süreçlerin sonunda üretilmektedir.
Dünya Sağlık Örgütünün önerisi mümkün olduğunca her gün, yüz ve kollar açık olarak, yanmayacak şekilde ve dikey güneş ışını almadan yaklaşık 20-30 dakika güneşlenerek yeterli olacaktır.
Dana, kuzu ve balık karaciğerleri, balık yağı, yağlı balıklar ve yumurta sarısı D vitamini kaynakları arasında gösterilse de, D vitamini açısından zenginleştirilmemiş besinlerin D vitamini içeriğinin oldukça düşük olduğu unutulmamalıdır. Türkiye’de ise D vitamini açısından bir iki besin haricinde bir zenginleştirme söz konusu değildir. Günlük D vitamini gereksinimini yalnızca besinler ile sağlamak mümkün değildir. Dolayısıyla güneş ışınlarından yeterli ölçüde yararlanamayan ve/veya kronik böbrek hastalığı gibi bazı özel sorunları olan birey ve hastalar D vitamini yetersizliği açısından önemli risk altında olabilirler. Bu durumda olduğunu düşünen birey ve yukarıda belirtilen hastaların mutlaka hekimlerine başvurmaları önerilmektedir.
Çocuklar, gebeler ve emzikliler ile 50 yaş altı yetişkinler için günlük 5 µg (≥ 200 Uluslararası birim (IU), 51-65 yaş arası bireyler için 10 µg (≥ 200 Uluslararası birim (IU) ve 65 yaş üstü bireyler için 15 µg (600 IU) D vitamini alımını önermektedir.
1 ug kaç mg?
Mikrogram a Miligram
1 Mikrogram = 0.001 Miligram 10 Mikrogram = 0.01 Miligram 2500 Mikrogram = 2.5 Miligram
8 Mikrogram = 0.008 Miligram 500 Mikrogram = 0.5 Miligram 500000 Mikrogram = 500 Miligram
9 Mikrogram = 0.009 Miligram 1000 Mikrogram = 1 Miligram 1000000 Mikrogram = 1000 Miligram